Ana içeriğe atla

BASE: Genç sanatçılara yeni bir alan



Türkiye'deki üniversitelerin Güzel Sanatlar Fakültesi’nden mezun öğrencilerin sergisi BASE, İstanbul'daydı. Yeni mezun genç sanatçılara sektöre girmeden önce alan açan BASE, eserleriyle, konuşmacılarıyla dört gün boyunca büyük bir ilgiyle karşılandı.

Bu yıl ilk kez gerçekleşen BASE’de Türkiye’nin çeşitli üniversitelerinin Güzel Sanatlar Fakültesi’nden 2017 yılında mezun olmuş sanatçı adayları eserleriyle 21-24 Aralık tarihlerinde Galata Rum Okulu'ndaydı. Küratörlüğünü Derya Yücel'in yaptığı sergi, 31 üniversiteden 108 yeni nesil sanatçının 116 eseriyle 'çevre' 'insan' 'bilgi' başlıkları altında birbirinden farklı (resim, heykel, seramik, grafik tasarım, fotoğraf, baskı, cam enstalasyon...) eserlerle bizi karşıladı. BASE; sanat için, sanatçı için, yeni mezunlar için yeni bir alan oluşturdu. Ayrıca dört gün boyunca sanat alanında 75 değerli konuşmacı 32 panel gerçekleştirdi.

Türkiye’nin dört bir yanından genç, dinamik öyle güzel sesler, hikâyeler bize dokundu ki… Sergiyi gezenler, insan başlığı altında; insana, bedene ve figüre dair güncel bilgi nosyonlarını araştıran 31 sanatçıya ait çalışmaları, bilgi başlığı altında; 49 sanatçının ürettiği resim, heykel, cam, seramik yapıtlarla birlikte poster, kitap ve grafik tasarım ürünlerini ve son olarak çevre başlığı altında da 28 genç sanatçı ile sanat dolu bir yolculuğa çıktı. İşte birbirinden güzel hikâyesi olan eserlerden sadece üçü...



Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Seramik ve Cam Tasarımı
Bölümü mezunu Seda BOY
 "Savaşın Gözleri"

Marmara Üniversitesi Seramik Bölümü mezunu Gül Fidan AÇIKGÖZ
 "Kaldırım Taşları"

'Ağaçların çıkacak alan bulamamaları...'

Yeditepe Üniversitesi Grafik Tasarım mezunu Uğur DEMİRCİ
 "Kendi Şiirini Kendin Yarat"


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İKSV Kültür Sanat Kart Sahibi Gençler İle Fazıl Say Konseri

İKSV’nin düzenlediği etkinliklere gençlerin doyasıya gidebilmeleri için verilen ‘’Kültür Sanat Kart’’ sahibi gençler ile Fazıl Say konserinin hemen öncesinde buluştuk.  Daha sonra 15 Haziran tarihinde, 45.İstanbul Müzik Festivali kapsamında, Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleşen konserin yolunu tuttuk. Kültür Sanat Kart, İKSV’nin düzenlediği festivallere, eğitim hayatını sürdüren üniversite öğrencilerinin gidebilmeleri için, 250 lira yüklenmiş olarak verilen ve çekiliş sonucunda 1000 öğrenciye ulaştırılan karttır.  Şimdi gelin o gün, Fazıl Say konserini seçen, konser öncesi İKSV ekibi ve Yekta Kopan ile kültür-sanattan, hayattan konuşmak için buluştuğumuz şanslı kart sahipleri gençleri daha yakından tanıyalım. İstanbul’a 2 yıl önce Van Erciş’ten üniversite eğitimi için gelen Rojda Zörer , İstanbul Üniversitesi’nde Felsefe okuyor. Ailesi aslen Ardahanlı olan Emre Ağdemir , İstanbul Sultangazi’de ailesiyle birlikte yaşıyor. İstanbul Tıp Fakültesi

Senaryonun Üstadı Robert McKee İstanbul’daydı.

Bu yıl 10-18 Kasım tarihleri arasında düzenlenen 4. Uluslararası Boğaziçi Film Festivali, Hollywood’un teorisyeni olarak bilinen Robert McKee’yi ağırladı. İstanbul Medya Akademisi ve Uluslararası Boğaziçi Sinema Derneği’nin düzenlediği 4. Boğaziçi Film Festivali’ne, 16-18 Kasım tarihleri arası senaristlerin el kitabı olarak bilinen “Story” kitabının yazarı Robert McKee konuk oldu. McKee, 3 gün boyunca Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleşen “GENRE Seminar/ Tür Semineri”nde ilk gün “Tv/Dizi”, ikinci gün “Aksiyon/Gerilim” ve son gün “Komedi” başlıkları adı altında konuştu. Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencileri olarak bizler de Robert McKee’nin “Tür Semineri”ndeydik. İlk oturumu 16 Kasım’da gerçekleşen seminerde McKee, “Tv/Dizi” başlığı kapsamında dizilerin altı türü, çatışma düzeyleri, dizi varyasyonları, karakter örgüleri, karakter tasarımı gibi teorik kavramlardan bahsetti. Daha sonra seminere, dünyaca ünlü “Breaking Bad”, “24” gibi dizilerin üzerinden analizl

DasDas'tan Joseph K.

İçinden çıkılmaz döngü Franz Kafka’nın Dava’sının  21.yüzyıl uyarlaması olan Joseph K. İngiliz yazar Tom Basden tarafından kaleme alınmış, Türkçe’ye de İlksen Başarır tarafından çevrilmiş. Oyunda Joseph K. karakterini Mert Fırat canlandırıyor diğer oyuncular ise  Didem Balçın, Onur Dilber ve Özgün Aydın . Mert Fırat dışındaki diğer üç oyuncu dış görüntülerinde ve ses tonlarında sadece birkaç değişiklik yaparak birçok farklı karaktere muazzam bir şekilde bürünüyor. Joseph K. bir bankada üst düzey yöneticidir.  Otuzuncu yaş gününün olduğu zaman evinde sporunu yaparken ve sipariş ettiği pizzasını beklerken iki kişi gelir ve Bay K.'ya tutuklu olduğunu söyler. Bay K. ilk başlarda panik halinde ve şaşkın bir şekilde durumu anlamaya çalışır hatta sonraları kamera şakası olduğunu düşünür ancak durum düşündüğü kadar basit olmayan bir döngüye sokar onu. Artık sebebini bilmediği bir girdabın içindedir. Bay K. daha sonra birçok kapıyı çalar ancak karşılaştığı bütün karakterler abs